Yeni Bir Yıl, Eski Dört Ders

Herkese merhaba.

2023’e veda yazısı ile geldim…

Keşke Spotify listeleri gibi tüm yıl boyunca ne kadar sevindiğimizi, ne kadar öfkelendiğimizi ya da ne kadar üzüldüğümüzü görebileceğimiz bir uygulama olsa. Birkaç gündür bu yazıyı planlarken bunu düşünüyorum. Eğer böyle bir uygulama olsaydı duygularımın dağılımları nasıl olurdu? Baskın olan duygum ne olurdu?

Peki, o duygularımın hepsini hatırlıyor muyum? Hatırlıyorsam bana hala aynı şekilde mi hissettiriyor?

Her zamanki gibi uzun sorularla yazımıza başladık. Aslına bakarsanız yazı yazmanın getirdiği o müthiş duyguyu da özlemişim. Mesela bu sene, bu duyguyu maksimum %1 oranında deneyimleyebildim. Madem bu kadar güzel hissettiriyor neden bu duyguya %1 oranını layık gördüm? Benim için çıkarılacak ders 1: 2024’te bu oranı minimum %5’te tut. (Bazılarımıza bu oran düşük gelebilir. Belki de %20-%30’u hedeflemeliyim. Ama yaşandı ve gördük ki, çok güzel hissettirmesine rağmen bazen bazı eylemleri çok düşük seviyede gerçekleştirmek durumunda kalabiliyoruz. O yüzden minik adımlarla bu duygunun hissiyatını %30’lara çıkarabilmek mümkün. Kim bilir belki %20’ye çıkacak, belki de %0,5’te kalacak. Deneyip göreceğiz :))

Bir nefeslenme arası. Durup düşünelim. Neleri başardık bu yıl? 2023’te başarı dediğimiz kavramın altını hangi olaylar süsledi? Terfi almak? İşe başlamak? İş değiştirmek? Evlenmek? Üniversiteye, liseye başlamak? Yeni hobi edinmek? Taşınmak?  Hangisi ya da hangileri? Sizin listenizde neler mevcut?

Yaşantımız gereği yaptıklarımıza değil yapamadıklarımıza odaklanıyoruz. Hedeflerimizi gerçekleştiremediğimizde yeni bir sayfa açmak çok kolay ve ulaşılabilir gelmeyebiliyor. Yapılanlarla, yapılamayanlarla, yarım kalanlarla bir süreci kapatmak üzereyiz. Bomboş da gelebilir her şey, yaşadığımız dünyada bunu anlayabilmek mümkün. Çünkü hepimiz bu hissi yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz.

Peki, kontrol kimde? Hayatınızın kontrolünün kendinizde olduğunu düşünüyor musunuz? Yoksa çevreye uyum sağlayacak bir şekle bürünmesine izin mi veriyorsunuz?2023’ü kapatırken bu sorunun cevaplarını bulmak önemli bence. Çünkü bu soruyu kendime sorduğumda, kumandanın bende olmadığını fark ettim. Kumandayı nasıl tekrar elime geçirebilirim sorusunun cevabını aramaya başladım. Hala da arıyorum. Hayatımın akışının sürekli benden alınışına o kadar alışmışım ki, bir şekilde oraya kendi konfor alanımı da açmışım. O yüzden kumandayı sahiplenmek o kadar da kolay değil. Çünkü en küçük bir akışa bıraktığımda kendimi, kumandaya ne kadar çok yaklaşırsam yaklaşayım,  uzaklaşmak o küçücük dalgın zamanda beni en uzak noktaya savuracak gibi. Benim için çıkarılacak ders 2: Kumandayı ele geçirecek hamleler bul.

2023’te kendime uzanan bu yolculukta, denemeye korktuğum ama adım atmak istediğim yeni bir sürece başladım: terapi. Başlangıçta yapıp yapmamakta hem çekingendim hem de korkuyordum. Vücuduma çok hızlı bir şekilde yüklenen cesaretle ilk adımı attım. Kendime karşı koymaktan öyle çok korkuyordum ki, bunun hemen başlaması için epey çaba harcadım ve bekleneni gerçekleştirebildim. Sonuç ne diye sorarsanız, yaklaşık 3 aydır düzenli olarak terapiye katıldığımı söyleyebilirim. Kendimi bulabildim mi? Hayır, hala arıyorum. Ama bu 3 aylık süreç, kendimle daha barışık hale getirdi beni. Kafama taktığım bazı konulardan ve kişilerden uzaklaşabilmemi sağladı. İnanın, daha çok konu var kendimle ilgili deşmem gereken. Doğru Nesli’yi (en “ben” hissettireni) bulana kadar da devam edeceğim.  Benim için çıkarılacak ders 3: En Nesli hissettiren seansı bulana kadar terapiye devam et.

Kendime çıkarılacak çok dersim var ama bu yazıyı son bir dersle tamamlamak istiyorum.

Hayatın birçok dönemi var. Bu dönemlerde en yüksek baskıyı kendimize uyguluyoruz. Hem dışarıdan gelen stresle hem de içeriden kendimize uyguladığımız stresle baş etmek gerçekten zor olabiliyor. Bir resim düşünelim. Dört eşit çizgi çizip bunları birleştirdiğimizde kare yapabilecekken, kare yapmak için dörtten fazla çizgi çiziyoruz. İstediğimiz kare şeklini oluşturamadığımızda daha çok karalıyoruz o resmi. O siyahlıktan kendimizi çıkartmaya çalışırken daha da gömülüyoruz. Oysa kare yapamadığımızda bir es versek kendimize, durabilsek. 5 dakika, 1 saat, 10 gün… Neyse. Biraz durmaya ihtiyaç var. Akıp giderken dinlemeye… Koşarken, durmaya… Bağırırken, susmaya… Benim için çıkarılacak ders 4: Kendine nefes almak için izin ver.

Ve senenin son yazısı…

2024’te ne umuyorsak, ne olmak istiyorsak, ne bulmak istiyorsak hepsinin en güzelinin olması dileğiyle…

Sevgilerimle…

Leave a comment